Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

potansiyel ne demek?

 - 6 sözlük, 6 sonuç.

BSTS / Kimya Terimleri Sözlüğü

potansiyel anlamı İng. potential Osm. kuvve Alm. potential Fr. potentiel
1- Durum ya da konuma bağlı eylem yeteneği. 2- Toprak ya da bir yüksekten sonsuz uzaklık gibi ölçünlere göre belirlenen ve elektrik ya da mıknatıssal olan yeğinliğinin bir uzaklık boyunca eski tümleviyle verilen bağıl nicelik.

BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu

potansiyel anlamı
bakınız» gizli.

Güncel Türkçe Sözlük

potansiyel anlamı
sf. 1. Gizil. 2. is. fiz. Gizil güç.

Kimya Terimleri Sözlüğü

potansiyel anlamı İng. potential Osm. kuvve Alm. Potential Fr. potential
1.Durum ya da konuma bağlı eylem yeteneği. 2.Sonsuz uzaklıktan birim pozitif yükü getirebilmek için gerekli iş miktarı. Bağıl geçirgenliği Er, mesafesi r, yükü q olan bir noktadaki potansiyel, 'dir.

Türkçe - İngilizce

potansiyel anlamı
isim
1) potential
2) potency
sıfat
1) potential
2) back demand

Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü

potansiyel anlamı Fr.potentiel
1. Varlığı, gücü ortaya çıkmamış olan, gizil: § "Sihir cihazlarının potansiyelini ölçmek için kullanılan o hususi aletler gibi uzviyetten âdeta ayrıldı." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 192. § "Her eserinizin ayrı bir okur potansiyeline sahip olduğunu düşünür müsünüz?" -Adalet Ağaoğlu, Başka Karşılaşmalar, 187. § "... isyan potansiyelinin buna yakın olduğundan..." -Peyami Safa, Sosyalizm-Marksizm-Komünizm, 110. § "Eski ihtilal potansiyeli çok düşük." -Necip Fazıl Kısakürek, İhtilal, 257. § "O halde netice itibarıyla diyebiliriz ki, yukarıda da işaret ettiğim gibi bugün bazı muhitlerde Atatürk'e ve dolayısıyla Atatürk inkılaplarına karşı duyulan husumet ancak potansiyel bir tehlike olarak bir mesele teşkil ettiğine göre, eğer bugün inkılaplara karşı böyle bir husumet varsa, bunun yegâne sebebi inkılapları henüz gereğince anlayamamış olmamızdır." -Nurullah Ataç, Dergilerde Deneme, 275. § "Günlerce ne konuşuldu… Güney Kore'nin sağlayabileceği ihracat potansiyeli." -Attila İlhan, Aydınlar Savaşı, 56. 2. Gizil güç.

potansiyel eş anlamlısı

gizil
sf. Gizli kalmış, henüz varlığı ortaya çıkmamış olan, potansiyel.

"potansiyel" için örnek kullanımlar

Bir taraftan da ticaret acısından büyük potansiyel taşıyan bir ilimiz.
On one hand, a province with great potential for the trade.
Kaynak: haber3.com
Ancak bu konudaki potansiyel birikim konusundaki tahminler şimdilik sınırlı.
Estimates of the potential savings in this regard is, however, limited.
Kaynak: ekoayrinti.com
Potansiyel enerjinin tamamını kinetik enerjiye çevirdiğini düşünüyor musun?
Do you think all potential energy is turned into kinetic energy?
Kaynak: sabah.com.tr
Bu potansiyel bizde var ama bunu alelade ürünler üreterek ve satarak yapamayız.
This potential ordinary products we produce and sell, but I can not.
Kaynak: dha.com.tr
Potansiyel enerji, cisimlerin bir alanda bulundukları fiziksel durumlardan ötürü depoladığı kabul edilen enerjidir. gerilen yay potansiyel
Kaynak: Potansiyel enerji
Elektrik potansiyeli (veya Elektrostatik potansiyel), bir elektriksel alan içerisindeki herhangi bir noktada birim Elektriksel yük (+1 C)
Kaynak: Elektrik potansiyeli
Elektriksel potansiyel enerji (Yüklü parçacığın potansiyel enerjisi veya Elektrostatik potansiyel enerji olarak da adlandırılır.),
Kaynak: Elektriksel potansiyel enerji
Elektrofizyoloji de, aksiyon potansiyel, bir hücrenin elektriksel zar potansiyelinin kısa bir süre içinde aniden yükselmesi ve azalmasıdır.
Kaynak: Aksiyon potansiyel
Potansiyel kuyusu, bir parçacığın bağlı olması durumunu modelleyen sistemdir. Tek boyutta uygulanan potansiyel, V(x) egin cases 0, & 0
Kaynak: Potansiyel kuyusu
Aslında bu reaksiyonlar, bir oksidasyon (lityum ) ve redüksiyon (flor ) reaksiyonu için en yüksek potansiyel değerlerine sahiptirler.
Kaynak: Elektrokimyasal potansiyel dizisi
Bir elektrik alanı içindeki iki nokta arasındaki potansiyel fark olarak da tarif edilir: Potensiyel V frac int vec F ,(ds) q
Kaynak: Gerilim (elektrik)
Elektrik atom çekirdeği etrafındaki bir elektronun veya elektronların potansiyel enerjisinin artması sonucu başka bir atom yörüngesine
Kaynak: Elektrik
thumb | Bir enerji biçimi olan ısı , kısmen potansiyel enerji ve kinetik enerji dir. Fizik te bir kaç enerji biçimi tanımlanır.
Kaynak: Enerji biçimleri
Bir elektronun, boşlukta, bir volt luk elektrostatik potansiyel farkı katederek kazandığı kinetik enerji miktarıdır. Diğer bir deyişle, 1
Kaynak: Elektronvolt
Fizik te mekanik enerji, mekanik bir sistemin bileşenlerinde yer alan potansiyel ve kinetik enerji nin toplamı olarak ifade edilir.
Kaynak: Mekanik enerji
Serbest veya bağlı bir parçacığa enerjisinden büyük bir potansiyel engelinin uygulanması sonra engelin kaldırılması durumunda parçacığın
Kaynak: Tünel etkisi
Bir elektrik devresi nde iki nokta arasındaki iletken üzerinden geçen akım , potansiyel farkla (örn. voltaj veya gerilim düşümü) doğru;
Kaynak: Ohm kanunu
Volt, elektrikte kullanılan potansiyel farkı (gerilim) birimi. Elektromotor kuvvet birimi de volttur. Bir ohm 'luk bir direnç üzerinden
Kaynak: Volt
Voltmetre, devre nin herhangi iki noktası arasındaki potansiyel farkını (gerilimi) ölçmek için kullanılan araç. Voltmetre, potansiyel farkı
Kaynak: Voltmetre
Doğru akım (DA, DC ya da sürekli akım ) elektrik yüklerinin yüksek potansiyel den alçak olana doğru sabit olarak akmasıdır.
Kaynak: Doğru akım
Elektrik enerjisi, elektriksel potansiyel enerji den yeniden türetilen enerjidir. Bir elektrik devresi tarafından çekilen ve tüketilen
Kaynak: Elektrik enerjisi

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.