spontane ne demek?
- 3 sözlük, 3 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
spontane anlamı
sf. 1. Anında yapılan: Spontane çeviri. 2. zf. Kendiliğinden.
sf. 1. Anında yapılan: Spontane çeviri. 2. zf. Kendiliğinden.
Türkçe - İngilizce
spontane anlamı
spontaneous
spontaneous
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
spontane anlamı Fr.spontané
1. Anında yapılan.2. Kendiliğinden:§ "... spontane bir tarzda meydana gelen sanat eseri, kendi tekniğini de beraber taşır." -Peyami Safa, Bir Tereddüdün Romanı, 98. § "Morotof, ihtilali bu tarzda anlatmakla, onun bütün spontane ve lirik taraflarını lağvetmiş." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 169. § "... statistik, spontane, koordinasyon?.. Bunların Türkçeleri yok mu?" -Peyami Safa, Osmanlıca-Türkçe-Uydurmaca,, 58. § "İşte bu kendiliğinden (fehvani, spontane) işlemlerin sonucu olarak maddi ve gerçek türleri ortaya çıktı." -Ziya Gökalp, Türk Uygarlığı Tarihi, 117.
1. Anında yapılan.2. Kendiliğinden:§ "... spontane bir tarzda meydana gelen sanat eseri, kendi tekniğini de beraber taşır." -Peyami Safa, Bir Tereddüdün Romanı, 98. § "Morotof, ihtilali bu tarzda anlatmakla, onun bütün spontane ve lirik taraflarını lağvetmiş." -Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Bir Sürgün, 169. § "... statistik, spontane, koordinasyon?.. Bunların Türkçeleri yok mu?" -Peyami Safa, Osmanlıca-Türkçe-Uydurmaca,, 58. § "İşte bu kendiliğinden (fehvani, spontane) işlemlerin sonucu olarak maddi ve gerçek türleri ortaya çıktı." -Ziya Gökalp, Türk Uygarlığı Tarihi, 117.
spontane eş anlamlısı
kendiliğinden
zf. 1. Başka şeylerin etkisi olmaksızın, kendi kendine, bizatihi: "Soluduğum duman havaya karışırken aniden, kendiliğinden, küçük, bit kadar küçücük bir fikir geldi aklıma." -E. Şafak. 2. sf. bit. b. İnsan eliyle ekilmeden yetişen, hudayinabit. 3. sf. fiz. İradesiz olarak gerçekleşen (hareket), spontane: Kalbin, atardamarların hareketi kendiliğindendir. 4. sf. top. b. Dış etkilerin zorlaması olmadan iç sebeplerle oluşan.
zf. 1. Başka şeylerin etkisi olmaksızın, kendi kendine, bizatihi: "Soluduğum duman havaya karışırken aniden, kendiliğinden, küçük, bit kadar küçücük bir fikir geldi aklıma." -E. Şafak. 2. sf. bit. b. İnsan eliyle ekilmeden yetişen, hudayinabit. 3. sf. fiz. İradesiz olarak gerçekleşen (hareket), spontane: Kalbin, atardamarların hareketi kendiliğindendir. 4. sf. top. b. Dış etkilerin zorlaması olmadan iç sebeplerle oluşan.
"spontane" için örnek kullanımlar
Bize baskı yapan bir rakip değildi. Spontane bir şekilde gol yiyoruz.
A competitor who did not pressure us. Spontaneous goals in a way we eat.
Kaynak: sonyorumhaber.comDüşünerek ve planlayarak mı yarattınız yoksa tamamen spontane mi gelişti?
Have you created or developed completely spontaneous thinking and planning?
Kaynak: hurriyet.com.trBu kısım senaryoda yokken, tamamen spontane gelişmiş.
This section scenario in the absence of fully developed spontaneously.
Kaynak: aksam.com.tr2008'de CP ihlali üzerine yaptığı çalışmalarla bilinen, "atomaltı fizikte doğada en az 3 kuark ailesinin varlığını öngören spontane kırık
Kaynak: Toshihide Maskawa
Kaynak: Toshihide Maskawa
Tiyatro Sporu gösterisinde spontane düşünme ve canlandırma, yanılsamayı kırma, kara mizah, ironi gibi unsurlar esastır. Özel bir Kostüm
Kaynak: Tiyatro sporu
Kaynak: Tiyatro sporu
Birçok ağır izotop, özellikle kaliforniyum -252, başka bir radyoaktif bozunma tepkimesi spontane fisyon un yanında nötron da yayarlar.
Kaynak: Nötron emisyonu
Kaynak: Nötron emisyonu
Türkçe dahil beş dilde doğaçlama ve spontane mikrofon ve sunum becerisine sahiptir. Çok yönlü bir kişidir. Kendisinin 18 adet basılı eseri
Kaynak: Menderes akdağ
Kaynak: Menderes akdağ
hazırlayan ve sunan Seynan Levent'in önerisiyle, programda dekor olarak kullanılmak üzere altı panodan oluşan spontane bir çalışma gerçekleştirdi.
Kaynak: Habip Aydoğdu
Kaynak: Habip Aydoğdu
Portreleri ile nü, natürmort ve manzara resimlerindeki gerçekçi ve spontane çizgileriyle tanındı. Eserlerinde yine de soyut akımın,
Kaynak: Avigdor Arikha
Kaynak: Avigdor Arikha
1951'de yazıp Viking Press tarafından 1957'de yayınlanan Yolda (On the Road) spontane ve görünüşe göre redaksiyondan geçmemiş yazım tarzı,
Kaynak: Jack Kerouac
Kaynak: Jack Kerouac
The Hot 5 kayıtları, temelde, spontane çalma gayretiyle oluşan ve dinleme zevkini azaltan birçok küçük bozulma ve eksik nota barındırır.
Kaynak: Louis Armstrong
Kaynak: Louis Armstrong
MFÖ Öncesi: O anda verilen spontane bir karar. Ajda şaşkına döndü. Arkasında müzik yok. Biz de dedik ki "Demek bizsiz de olmuyormuş."
Kaynak: MFÖ
Kaynak: MFÖ
Bunlardan bazıları kendiliğinden, spontane anlamlarına gelebilecek ifadeden "zaruri olan" anlamını çıkartırlar ve zaruri olmadıkça kadın
Kaynak: Tesettür
Kaynak: Tesettür
piyasanın spontane bir düzen olduğuna inandıkları için reddederler ve bu düşüncelerine marksistler katılırlar, çünkü marksistler her ne
Kaynak: Serbest piyasa
Kaynak: Serbest piyasa
Eğer katılaşma periyodu uzatılabilirse, P3HT moleküler yapısı bu itici güç sayesinde spontane olarak kendini düzenler. Bu işlem sonucunda
Kaynak: Organik güneş pili
Kaynak: Organik güneş pili
kenara bırakmalıdır; böylece sanatsal yaratıcılıkta olduğu gibi, uygun kavrayış ve cevap kendiliğinden, spontane olarak zihinde belirecektir.
Kaynak: Zen
Kaynak: Zen
Tempodaki bu düşüş Van'in müziğin spontane olması gerektiği inancınını gösterir. 1990lar – Tanınma ve işbirliği : Morrison 1990'da The Best
Kaynak: Van Morrison
Kaynak: Van Morrison
Negatif semptomlar: Güçsüzlük, spontane olamama, insanlardan kaçma, konuşmada bozukluk, duygulanımda eksiklik , yaşamdan zevk alamama
Kaynak: Şizofreni
Kaynak: Şizofreni
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
