Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

uydurma ne demek?

 - 5 sözlük, 5 sonuç.

BSTS / Uygulayım Terimleri Sözlüğü

uydurma anlamı
bakınız» uyma, uyarlama.

BSTS / Yazın Terimleri Sözlüğü

uydurma anlamı
Saz ozanlarının nazire ve tanzir karşılığı olarak kullandıkları terim. bakınız» nazire.

Güncel Türkçe Sözlük

uydurma anlamı
is. 1. Uydurmak işi. 2. Gerçek olmayan, gerçekmiş gibi gösterilen haber, asparagas. 3. sf. Gerçek dışı, uydurulmuş olan, yalan, sahte, asılsız, düzme: "Atatürk'ün Osmanlıcayı Türkçeleştirmek hususundaki güzel arzusunu bugünkü ‘uydurma dilcilik' gayretine alet etmişiz." -B. Felek. 4. sf. Yeni bir biçim verilmiş: "Ben babamın eskilerinden uydurma şeylerle giyiniyordum." -H. Z. Uşaklıgil.

Türkçe - İngilizce

uydurma anlamı
isim
1) fitting
2) fabrication
3) making up
4) fake
5) concoction
6) fiction
7) falsification
8) invention
9) adjustment
10) fib
11) tuning
12) figment
13) gold brick
14) improvisation
15) tosh
16) coinage
17) untruth
18) arranging
19) flam
sıfat
1) fictitious
2) false
3) fake
4) improvised
5) apocryphal
6) untruthful
7) mendacious
8) untrue
9) fictive
10) fabulous
11) fabled
12) cardboard box
13) quack
14) colorable
15) out of whole cloth
16) trumped-up
17) made-up

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

uydurma anlamı
Üvey çocuk.

*Bozdoğan -Aydın
*Milâs -Muğla

uydurma eş anlamlısı

asılsız
sf. 1. Doğru olmayan, temelsiz, köksüz, dayanaksız, yalan (haber). 2. Uydurma.
asparagas
is. Uydurma.
düzme
is. 1. Düzmek işi. 2. sf. Uydurma: Düzme senet. Düzme belge.
sahte
sf. 1. Bir şeyin aslına benzetilerek yapılan, düzme, düzmece: "Köylü kadınlar boyunlarında sıra sıra sahte altınlar... taşırlardı." -Y. K. Beyatlı. 2. Uydurma. 3. mec. Yapmacık: "Öteki çocuklar sahte bir sessizlikle sahte bir hamaratlık gösterisi içinde birer disiplin modeli olmuşlardı." -Ç. Altan.
yalan
is. 1. Doğru olmayan, gerçeğe uymayan söz, kıtır: "Yalanı en güzel kullanmış olanlar eski Şarklılardır." -A. Haşim. 2. sf. Uydurma.

"uydurma" için örnek kullanımlar

Diğer fıkraları buna uydurma adına bir teknik çalışma yapılsın denildi sadece.
Other clauses of the technical work to be done in the name of said fitting only.
Kaynak: gazeteciler.com
'Zamana ayak uydurma' deyimi boşuna değildir.
'Time to keep up with' statement is not in vain.
Kaynak: fanatik.com.tr
Ama bizler Dato'nun anlattığı hikâyelerin ne kadarının gerçek, ne kadarının uydurma olduğunu asla anlayamıyoruz.
But how many of us the tales of Dato real, never do not understand is how much of the fitting.
Kaynak: radikal.com.tr
Belçika 'yı temsil eden Urban Trad grubu Sanomi adlı parçasıyla Eurovision tarihinin ilk uydurma dil şarkısını seslendirerek 165 puanla 2.
Kaynak: Uydurma dil
Ulusal mistisizm, ulusal iddiaların okült çalışmaları, uydurma bilimsel veya uydurma tarihsel inançlarla desteklenmesine verilen isimdir.
Kaynak: Ulusal mistisizm
Anlamlı veya tamamen uydurma olabilir. Gerçek ismini herhangi bir nedenle açıklamak istemeyen kişilerin sanal veya gerçek dünyada
Kaynak: Rumuz
Sweet and Lowdown, uydurma bir karakter olarak dünyanın ikinci büyük caz gitaristi kabul edilen Emmet Ray 'in hayatını anlatan bir film.
Kaynak: Sweet and Lowdown
Klingon dili (klingonca) (Klingon dilinde tlhIngan Hol), kurgusal Uzay Yolu evreninde Klingon lular tarafından konuşulan uydurma dil. Marc
Kaynak: Klingon dili
Mari-Dari, 15 yaşında olan Mariam Kakhelishvili tarafından söylenen ve dili uydurma dil olup 2010 Eurovision Çocuk Şarkı Yarışması 'nda
Kaynak: Mari-Dari
Şehir efsanesi (İngilizce si: Urban Legend, veya Urban Myth) modern çağın kulaktan kulağa yayılan doğruluğu şüphe götürür, uydurma
Kaynak: Şehir efsanesi
tarafından sırasıyla 1925 ve 1926 yıllarında "içinde bir tane gerçek kelime bulunmayan" ve "tümüyle uydurma bir masal" olarak nitelendirilmiştir
Kaynak: Büyükelçi Morgenthau'nun Öyküsü
hiç ilgisi olmayan uydurma yazılar ekleniyor ve bunlar başlıkları büyük puntolarla atılmış aspragas haberleri süslemek için kullanılıyordu.
Kaynak: Tan (gazete, 1983)
Kısaca halı insanoğlunun doğaya karşı ve doğayı kendine uydurma mücadelesinin ilk ürünlerindendir. Günümüze kadar gelen halı, yaşantımıza
Kaynak: Halı
yayımlanan Sjáumst með Silvíu Nótt (Türkçe : Silvía Night Şov) programında Ágústa Eva Erlendsdóttir tarafından canlandırılan uydurma karakterin adı.
Kaynak: Silvía Night
yazarının zamanına kadar gelmiş olan baz uydurma hadis leri, vecize leri, atasözü lerini ve hikmetli sözleri inceleyerek asıllarını ortaya koyar.
Kaynak: Keşfü'l Hafâ
Bu açıklama uydurma gibi görülebilirken, bir en:storage clamp | clamp deposu gerçekten kök mahsüllerinin (patates gibi) geçici deposu
Kaynak: CLAMP
Baştan aşağı yanlış ve uydurma bilgilerdir. Lütfen doğru kaynaklardan bu yazdıklarımı çek ediniz.- Kategori:Magnezyum mineralleri Kategori:
Kaynak: Olivin
Gaga, adı Almanca olan şarkının ilk kısmında ve nakaratın bir bölümünde uydurma bir Almanca'yla konuşmaktadır. Feminist temalı şarkının
Kaynak: Scheiße
Benzer şekilde İngilizce asparagus (okunuşu: asparagas) sözcüğü "kuşkonmaz " anlamına gelirken, Türkçe asparagas sözcüğü "yalan, uydurma"
Kaynak: Yalancı eşdeğer
Romanda, uydurma bir deprem olayının büyüyerek Osmanlı Devleti 'nin ve hatta dünyanın gündemine giren bir mesele haline gelmesi hikaye
Kaynak: Değirmen (Türk romanı)
barley) üzerinden alkol çağrışımı yapan uydurma bir isimdir. Konu ve tema: Kitap, yazarın kendi üzerinde de gözlediği, alkolün zararlarını
Kaynak: John Barleycorn
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.