bürokrasi anlamı İng. bureaucracy
1. Bir toplumda tabandan yukarıya doğru çıktıkça daralan bir yapı içinde örgütlenmiş olan, genel kural ve ilkelere göre çalışan profesyonel atanmış görevliler topluluğu. 2. Devlet idaresinde bir işi yapabilmek için alınması gereken izin, onay, imza ve uyulması gereken kurallar. 3. Devletle ilgili işlerin yürütülmesinde gereksiz kural ve işlemler, kırtasiyecilik.

bürokrasi anlamı
is. 1. Devlet kurumlarında çalışan üst düzey yöneticiler topluluğu. 2. mec. Devlet kurumlarında kırtasiye işlerini öne sürerek işlemleri zorlaştırma, kırtasiyecilik.

bürokrasi anlamı
isim
1) bureaucracy
2) red tape
3) officialism
4) red-tapism

bürokrasi anlamı Fr.bureaucratie
1. Kamu yönetimi: § "Bu doğrudan doğruya ona yüklenen misyoner tavrın bürokrasinin içinde yazar yetiştirmemizin sonucudur" -Adalet Ağaoğlu, Başka Karşılaşmalar, 201. § "2. Mahmut'tan sonra bürokrasi büyük önem kazanmıştır." -Cemil Meriç, Kırk Ambar, 321. § "… demir deposu ve dökümhaneyi ya da Libya'da aldığı küçük de olsa bir ihalesi ve hatta bir ihracat ve ithalat bürosu da yok benim zavallı babamın." -Orhan Plamuk, Sessiz Ev, 47. § "Askeri bürokrasinin ulaşabileceği en ilerici olanakları (kitle hareketleri filan) olarak benimsenmekteydi.-Attila İlhan, Batının Deli Gömleği, 32. 2. mec. Kırtasiye işlerini öne sürerek işi zorlaştırma, kırtasiyecilik: § "gazetelerimizde en az otuz seneden beri bürokrasi veya kırtasiye dediğimiz sürünceme illetine karşı harcanan kâğıt ve mürekkep, belki mevzundan bulaşan bir mikrobun tesiri altında kronik hâl alan bu davayı da sürüncemede bırakmış..." -Peyami Safa, Din-İnkılap-İrtica, 113. § "Sivil, asker bürokrasiden baskılar da başladı" -Adalet Ağaoğlu, Sen türkiye'ninEn Güzel Kazasısın, 58. § "Bürokrasinin asıl temel çağı istiklal devri bu devirdir." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri ayarlama Enstitüsü, 269. § "Cumhuriyet ve bürokrasi kokan istasyon ta Tuzla'ya kadar uzanan bir çayırın bu ucundadır." -Orhan Pamuk, Sessiz Ev, 163. § "Askeri ve sivil bürokrasi bugün dahi Atatürk'çülük diye İnönü'cülüğü bilir." -Attila İlhan, Aydınlar Savaşı, 25.