diyafram ne demek?
- 11 sözlük, 12 sonuç.BSTS / Anatomi Terimleri Sözlüğü
diyafram anlamı Lat.diaphragma
(Anatomi) 1. Bölme, ayırma duvarı. 2. Göğüs boşluğuyla karın boşluğunu ayıran kastan ve tendondan ibaret bölme, diyafragma, frenes.
(Anatomi) 1. Bölme, ayırma duvarı. 2. Göğüs boşluğuyla karın boşluğunu ayıran kastan ve tendondan ibaret bölme, diyafragma, frenes.
BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü
diyafram anlamı İng. diaphragm Osm. hicâb-ı haciz Alm. Diaphragma, Zwerchfell Fr. diaphragme diaphragma: diyafram
Memelilerde, akciğerlerde gaz alış verişini kolaylaştıran, göğüs boşluğu ile karın boşluğunu ayıran kas ve tendon tabakası.
Memelilerde, akciğerlerde gaz alış verişini kolaylaştıran, göğüs boşluğu ile karın boşluğunu ayıran kas ve tendon tabakası.
BSTS / Fizyoloji Terimleri Sözlüğü
diyafram anlamı İng. diaphragm
Memelilerde, akciğerde hava alışverişinde etkili olan, göğüs boşluğuyla karın boşluğunu ayıran, kas ve tendondan oluşan yapı.
Memelilerde, akciğerde hava alışverişinde etkili olan, göğüs boşluğuyla karın boşluğunu ayıran, kas ve tendondan oluşan yapı.
BSTS / Gökbilim Terimleri Sözlüğü
diyafram anlamı İng. diaphragm Alm. Diaphragma, Blende Fr. diaphragme
Irakgörürlerde, fotoğraf makinelerinde nesne merceği açıklığını büyütüp küçülten düzen.
Irakgörürlerde, fotoğraf makinelerinde nesne merceği açıklığını büyütüp küçülten düzen.
BSTS / Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü
diyafram anlamı İng. iris, diaphragm Alm. Irisblende Fr. diaphragme İtl. diaframma a iride
Işıldakların bir takısı. Bir çerçeveye oturtularak takılan diyafram yuvarlak biçimdedir; iç tarafında birbirinin üzerine kayarak ya da birbirinin üzerinden açılarak yuvarlağın çapını büyülten ve küçülten yaprakları vardır. Bununla sahne üzerindeki aydınlatma alanı genişletilip daraltılabilir.
Işıldakların bir takısı. Bir çerçeveye oturtularak takılan diyafram yuvarlak biçimdedir; iç tarafında birbirinin üzerine kayarak ya da birbirinin üzerinden açılarak yuvarlağın çapını büyülten ve küçülten yaprakları vardır. Bununla sahne üzerindeki aydınlatma alanı genişletilip daraltılabilir.
BSTS / Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
diyafram anlamı Osm. hicâb-ı hâciz Fr. diaphragme
(biyoloji, zooloji)
(biyoloji, zooloji)
diyafram anlamı Osm. hicâb Fr. diaphragme
(kimya)
(kimya)
BSTS / Tiyatro Terimleri Sözlüğü
diyafram anlamı İng. diaphragme Alm.Irisblende Fr. diaphragme
Kimi ışıldaklarda, mercek düzeni içinde bulunan ve ışık niceliğini düzenlemekte kullanılan açılır kapanır mekanizma.
Kimi ışıldaklarda, mercek düzeni içinde bulunan ve ışık niceliğini düzenlemekte kullanılan açılır kapanır mekanizma.
BSTS / Zooloji Terimleri Sözlüğü
diyafram anlamı İng. diaphragm Osm. hicahı haciz Alm. Zwerchfell Fr. diaphragme diaphragma,
1. Memeli hayvanlarda karın boşluğunu göğüs boşluğundan ayıran, kısmen kaslı, kısmen bağ dokusu telli bir bölme, 2. Bazı örümceklerde karnı başlı-göğüsden (sefaIotoraks) ayıran enine bölme, 3. Böceklerde vücudu çeşitli boşluklara ayıran bölmeler; sırt diyaframı, karın diyaframı gibi.
1. Memeli hayvanlarda karın boşluğunu göğüs boşluğundan ayıran, kısmen kaslı, kısmen bağ dokusu telli bir bölme, 2. Bazı örümceklerde karnı başlı-göğüsden (sefaIotoraks) ayıran enine bölme, 3. Böceklerde vücudu çeşitli boşluklara ayıran bölmeler; sırt diyaframı, karın diyaframı gibi.
Güncel Türkçe Sözlük
diyafram anlamı
is. anat. 1. Göğüs ve karın boşluklarını birbirinden ayıran ince ve geniş kas. 2. fiz. Bir ışık demetinde uçtaki ışıkları tutmak ve optik cihazlarda daha net bir görüntü elde etmek için çapı ayarlanabilir ışık geçirmez levha.
is. anat. 1. Göğüs ve karın boşluklarını birbirinden ayıran ince ve geniş kas. 2. fiz. Bir ışık demetinde uçtaki ışıkları tutmak ve optik cihazlarda daha net bir görüntü elde etmek için çapı ayarlanabilir ışık geçirmez levha.
Türkçe - İngilizce
diyafram anlamı
isim
1) diaphragm
isim
1) diaphragm
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
diyafram anlamı Fr.diaphragme
1. Göğüs ve karın boşluklarını birbirinden ayıran ince ve geniş kas: § "Diyafram kası..." -Peyami Safa, Osmanlıca-Türkçe-Uydurmaca, 42. 2. Bir ışık demetinde uçtaki ışıkları tutmak ve optik cihazlarda daha net bir görüntü elde etmek için çapı ayarlanabilir ışık geçirmez levha.
1. Göğüs ve karın boşluklarını birbirinden ayıran ince ve geniş kas: § "Diyafram kası..." -Peyami Safa, Osmanlıca-Türkçe-Uydurmaca, 42. 2. Bir ışık demetinde uçtaki ışıkları tutmak ve optik cihazlarda daha net bir görüntü elde etmek için çapı ayarlanabilir ışık geçirmez levha.
"diyafram" için örnek kullanımlar
Daha derin nefes alınca diyafram makinesi alarm vermeye başlıyor.
Aperture camera alarm starts to breathe deeply when you get more.
Kaynak: yeniasir.com.trObjektifin diyafram açıklığı 2.8 olan Coolpix A, saniyede 4 kare fotoğraf çekebiliyor.
Which were 2.8 aperture of the lens, the Coolpix A photo shoot 4 frames per second.
Kaynak: teknoloji.bugun.com.trObjektifin diyafram özelliğinin de olması lazım.
Should be the property of the lens aperture.
Kaynak: yenialanya.comSadece patlama noktalarında diyafram kullanırdı.
I just used the burst diaphragm points.
Kaynak: aksiyon.com.trIşık düzengeci ya da diyafram (İng:Aperture, Alm. Fotografische Blende.) fotoğraf makinelerinde , objektif içinden geçen ışığın,
Kaynak: Işık düzengeci
Kaynak: Işık düzengeci
Diyafram vana (Membranlı vana olarak da anılır), içinden geçen suyun basıncının, diyafram üzerinde yaptığı etki ile, açma-kapama düzeneğine
Kaynak: Diyafram vana
Kaynak: Diyafram vana
Su bazlı akışkanlar için Nitril Kauçuk (Buna-N) diyafram, solvent bazlı akışkanlar için PTFE (Teflon®) diyafram tipleri kullanım prosesine
Kaynak: Diyaframlı pompa
Kaynak: Diyaframlı pompa
Frenik sinir bir sinir boyun kaynaklıdır ve ulaşmak için akciğer ve kalp arasında aşağı geçer diyafram. Bu diyafram için motor
Kaynak: Nervus phrenicus
Kaynak: Nervus phrenicus
F-stop, fotoğraf makineleri ya da kamera larda diyafram açıklığı değeri. Film veya ışığa duyarlı ortam üzerine düşen ışık miktarının
Kaynak: F-stop
Kaynak: F-stop
Dalak, karnın sol tarafında , mide ile diyafram arasında yer alan, süngerimsi yapıda, damarsal lenf oid organdır. Ömrünü doldurmuş kırmızı
Kaynak: Dalak
Kaynak: Dalak
Pozometreler genellikle orta tona göre ölçüm yaparak kullanılacak diyafram ve enstantane değerlerini öngörürler. Pozometrelerin bu
Kaynak: Poz düzeltmesi (fotoğrafçılık)
Kaynak: Poz düzeltmesi (fotoğrafçılık)
entrance pupil), objektiflerde ışığın optik sisteme girdiği ön taraftan bakıldığında görülebilen fiziksel diyafram açıklığının görüntüsü dür.
Kaynak: Giriş açıklığı
Kaynak: Giriş açıklığı
Çıkış açıklığı (İngilizce: exit pupil), optik sistemlerde fiziksel diyafram düzeneğinin arka kısımdan bakıldığındaki görüntüsüdür.
Kaynak: Çıkış açıklığı
Kaynak: Çıkış açıklığı
Objektifin diyafram değeri ne kadar küçükse içeriye giren ışık miktarıda o kadar çok olacağından, fotoğraf çekiminde daha yüksek
Kaynak: Fotoğraf
Kaynak: Fotoğraf
net olmayan kısımların fotoğrafçının seçtiği objektif , kullandığı diyafram gibi ayarlar neticesinde fotoğrafta oluşan bulanıklık efektidir.
Kaynak: Bokeh
Kaynak: Bokeh
kullanılan ışık düzengeci aralığına, (diyafram ayarına) ve fotoğrafı çekilen konunun fotoğraf makinesine olan uzaklığına bağlı olarak değişir.
Kaynak: Netlik derinliği
Kaynak: Netlik derinliği
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
